aVaRMuRaT Suskunluğumuz korkumuzdan değil asaletimizdendir.
 
ORTATEPE KÖYÜ ve DAGISTAN KÜLTÜRÜ HAKKINDA KISACA
Sözler bazen bir hazine bazen dermansız bir dert tipi  
  Ana Sayfa
  İmam Şamil in Ataları
  imam Gazi Muhammed
  İmam Hamzat Beg
  İMAM ŞAMİL
  Hacı Murat
  Muhammed Emin Paşa
  Şeyh Cemalettin Gazi Kumuki
  Ömer Ziyauddin i Dagıstani
  KAFKASYA
  AVARCA HAKKINDA
  AVARCA DİLBİLGİSİ
  RESİM GALERİSİ (avar)
  DAGISTAN
  MAHAÇKALE
  ŞEYH ŞAMİL'İN KÖYÜNDE
  Türkiyede ki Dagıstan Köyleri
  ORTATEPE KÖYÜ
  ORTATEPE GENÇLERİ
  Yemeklerimiz
  ÇEÇENİSTAN
  Reklamlar
  BİRAZDA GÜLELİM
  Dost Siteler
  özlü sözler 1
  Resimli Şiirler
  Hayatı Güzelleştirme Kuralları
  Telefon mesajları - Dostluk
  Hangi gün doğdunuzu hesaplayın
  Çeçenistan Vidyoları
  Komik Vidyolar
  Kafkas Vidyoları
  Avarca Şiir Videoları
  AVARCA KLİPLER
  AVARCA ÇİZGİ FİLMLER
  AVARCA TİYATRO
  TATLI VE DÜĞÜN VİDYOLARI
  BAYRAM VİDYOLARI
  ömer ünsal videolar
  KÖYDEN KARIŞIK VİDYOLAR
  RESİMLİ ORTATEPE KÖYÜ VİDEOLARI
  DİNİ KONULAR
  Anketler
  KPSS ANAYASA
  Kadınlar
  Erkekler
  Çocuk Eğitimi Üzerine
  Eğitim Sisteminin Çarkına Düşmeden
  Hayatın Farkına Varanlar
  Yılları Heba Etmeden
  TM'DEN TMT'YE MÜCAHİT RAUF DENKTAŞ
  Canım Annem
  Mülakat Soruları
  SİZLERDEN GELENLER
  ŞİİRLER
  ARICILIK KURSU SORULARI
  Ziyaretçi defteri
aVaRMuRaT
TM'DEN TMT'YE MÜCAHİT RAUF DENKTAŞ

TM,DEN TMT'YE MÜCAHİT RAUF DENKTAŞ
Abdulbaki GÜNIŞIĞI

osmanlı devletinin 93 harbinden itibaren düşürüldüğü durum ve abdülhamid hanın iç ve dış siyasetini önceleri anlamayan ittihad ve terakki cemiyeti daha sonra iktidara geldiği zaman yanıldıklarını ve Abdülhamid in siyasetinin doğru olduğunu anlamış ve vatanı müslümanları ve özellikle Türk milletini içinden geçtiği zor durumdan en az hasarla çıkartmak için kurdukları milli istihbarat teşkilatına verdikleri addır Teşkilatı Mahsusa.Kuruluş yılları 1911 den itibaren başlar ve nihayet 1913 yılında Enver Paşanın riyasetinde kurulur.Otuz binden ziyade ve üç kıtada yaşayan mensupları çok saf bir şekilde içinde bulundukları zor şartlara rağmen karşılıksız bir sevgi ile vatanları için çalıştılar.Osmanlının yıkılmasından sonrada Osmanlıdan çıkan elliden fazla devletin ilk kurucuları ve yabancı devletlere karşı ilk savunucuları da bu teşkilatın bünyesinde bulunan Türk ve Türk olmayan mensupları olmuştur.Yıllarca herkes kendi olduğu coğrafyada aynı duygular içerisinde bulunmuşlardır.Teşkilatı mahsusa en zor günlerde,Osmanlı yıkılırken dahi 1913 yılında batı Trakyada Türk devletini kurabilmiştir.Daha sonra Türkiye Cumhuriyetinin kurulması ve yaşatılmasında aynı fedakar hislerle çalışmışlardır.Daha o yıllardan başlayarak Kıbrıs ta da faaliyet içerisinde bulundukları ve ingizilizler ile rumlar arasında kalan Türklerin ezilmemesi ve varlıklarını idame ettirmeleri ve yanı zamanda Ana Vatan Türkiye ile bağlarının kesilmemesi için çalışmışlardır.Genelkurmay Başkanlığımızda saklı binlerce evrakın incelenmesi ile bu çalışmalar gün yüzüne çıkacaktır.1958 yılına gelindiğinde Kıbrısta Türkler için eskisinden de zor günler başlamış ve Türklerin adadan sürülmesi veya toplu olarak imha  edilmeleri planları (enosis) yürürlüğü konulmuştu.Bu yıllarda Türkiye den gönderilen Sübaylarımız (1) ile Kıbrıslı Türklerin ortak çabaları ile Türk mukavemet Teşkilatı Mahsusa damarı devam ettirilmiş ve Kıbrıs Türkleri için elzem olan bütün çalışmaları ellerinden geldiğince yapmışlardır.Merhum Gazi Rauf Denktaş ta o yıllardan beri içinde bulunduğu bu teşkilatın önemli insanlarından birisi olmuş ve içinde yer aldığı Türk Mukavemet teşkilatında silahlı ve silahsız bütün mücadelelerde yer almıştır.Merhum Gazi Rauf Denktaş hem Türk mukavemet teşkitatında tıpkı teşkilatı mahsusa da ki gibi silahlı ve silahsız olarak çalışmış Kıbrıs ın Türk vatanı olması ve Kıbrıslı Türklerin Rumlar ve diğer Avrupalı müttefikleri eli ile kıyıma uğratılmasına engel olmuştur.Defalarca tutuklanmış ve serbest bırakılmış,yılmadan ve usanmadan haklı davasına çalışmıştır.1974 harekatına gelinceye kadar adada Türklerin http://daghestan.tr.gg/------Ana-Sayfa.htmvarlığını devam ettirmesi ve son onbir yıldaki silahlı savunmayı arkadaşları ile beraber organize etmişlerdir.1974 barış harekatından sonra kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin kurucu ve ilk Cumhurbaşkanı olmuş ve o yıllarda başlayan ve hayatının sonuna kadar da devam eden müzakerelerde yılmayan ve yan çizmeyen tavırları ile karşısındaki düşmanlarını yıldırmıştır.Çok güvendiği ve Kıbrıslı Türklere de anavatanımıza güvenin telkinini yapan Merhum Rauf Denktaş ömrünün son yıllarında Türkiye Cumhuriyetinin yanlış politikaları yüzünden üzüntülü bir hayat yaşamıştır.Rumun hayal bile edemeyeceği fırsatları anavatan dediği Türkiye hükümetlerinin teklifi karşısında azminden hiçbir şey kaybetmeden hak bildiği davasında tıpkı teşkilatı mahsusa da ki neferler gibi hiçbir karşılık beklemeden,Merhum Eşref Sencer Kuşçubaşının dediği gibi vatanı için dövüşmeye devam etmiştir.Türkiyede ki dış politikayı yönlendiren ermeni,rum ve benzeri milletçiklerin muhatap alınıp bir netice alınamayacağını anlamaları için devlet olara duvara toslamamız gerekti.Menhus Anan planını bir matahmış gibi gösterenlere ve anavatanından aldığı darbelere rağmen tek taraflı bağımsızlığın artık şart olduğunu dini ve dili ayrı,bir arada http://daghestan.tr.gg/------Ana-Sayfa.htmyaşamayacağını yıllarca yerli ve yabancılara anlatmaya devam etti.Yıllar geçti başta Türkiye olmak üzere dost ve düşman herkes onun yıllar öncesinde söylediği yere geldiler.Şimdi 2012 yılının sonuna kadar müzakerelerde bir yere varılamayacaksa artık Kuzey Kıbrıs Türk devletinin varlığının tanınması için çalışmalar yapılmasını telaffuz edenler merhum Gazi Rauf Denktaş beğin haklı olduğunu anlamış oldular.Bütün islam aleminin ve özelde Türk milletinin başı sağolsun mekanı cennet olsun.



1) Sübay kelimesi yanlış bir söylemde subay olarak kullanılıyor.Aslı Sü bay dır.Sü asker,silah tutan,süsen anlamındadır.Süngü kelimesi ve öküzün boynuz vurmasınada süstü denilir.Sü bay olunca askerin üst rütbelisi manası veriyor.Su bay olursa zengin veya su emiri gibi anlamlar çıkar.Subaşı soy ismini taşıyanlarında aslında sübaşı olduğu kesindir Sü başı askerin veya erin başı komutanı demektir.
 

ALINTI: ALKIS DERGİSİ YIL 11 SAYI 62 MART-NİSAN 2012
SAYFA 9
 

Dost Siteler  
 

SİTEYİ NASIL BULDUNUZ
SÜPER
EH İŞTE
GÜZEL
İDARE EDER
İYİ DEĞİL

(Sonucu göster)


 
ORTATEPE KÖYÜ TARİHİ  
  600 yıllık Osmanlı imparatorluğunun ileri uç kalesi olan Kafkasya’nın Dağıstan bölgesinde yaşayan atalarımız İmparatorluğun zaafiyete uğramasıyla 19.yüzyılda amansız bir Rus istilasına maruz kalmışlardır.Her türlü imkansızlığa rağmen,sayı ve silah bakımından kuvvetli olan Rus ordularına karşı din,namus,vatan ve haysiyetleri uğruna cihat ilan eden Şeyh Şamil önderliğinde 36 yıl gibi uzun bir süre kahramanca savaşan atalarımız,Osmanlı İmparatorluğundan beklenilen yardım kendilerine zamanında ulaşmaması nedeniyle gelişen olumsuz şartlar nedeniyle istemeyerek mücadeleyi bırakmak zorunda kalmışlardır. Ancak Rus esaretinde yaşamaktansa kutsal topraklar addettikleri Osmanlı İmparatorluğuna göç etmeyi tercih eden atalarımız 1859 yılından itibaren akın,akın göç etmeye başlamış ve yazın Kahramanmaraş ili Göksun ilçesinin 5 Km kuzeyinde yer alan Deve Mağarasında konaklamışlar , kışın ise Andırın üzerinden Adana Çukurova Ovası göç etmişler ve şekilde 5 yıl göçebe hayatı yaşamışlarıdır.

Kafkasya’da yüksek dağların eteğinde bulunan yaylalarda yaşamaya alışmış olan bu insanlar ; aşırı sıcak ve sivrisineği ile ün salmış Çukurovasında yaşamaktansa anavatanlarındaki yaşam tarzlarına uygun olan Göksun ovalarında yaşayıp yerleşmeyi tercih etmişlerdir .O zamanlardaki isimleriyle Tetir, Kırcainek ve Hevlekli dağlarının ortasında yer alan tepenin eteklerinden arazi satın almışlar ve1862 yılında yerleşik hayata geçmek amacıyla ilk evin temelinin atmışlardır.Yerleşim yeri olarak seçilen tepenin yukarıda bahsedilen dağların arasında yer almasından dolayı Ortatepe denilmesi nedeniyle aynı isim köyede verilmiştir.Kuralan köyün ismi o tarihten itibaren Ortatepe olmuştur.Müslüman müslümanın kardeşidir pirensibiyle atalarımıza kucak açan Anadolu insanlarının yardım ve destekleriyle bu toprakları yurt edinmişlerdir.Ortatepe köyü işte bu yiğit insanların kurduğu ve halen torunlarının yerleşik halde yaşadığı şirin bir köydür.
 
ORTATEPE KÖYÜ ANA DİLİ  
  Ortatepe Köylülerinin ana dili şu anda Dağıstan’da konuşulmakta olan Avar Dili’dir.Anadillerinde kendilerini Maarulav (Dağlı) olarak adlandıran Ortatepeliler Kafkasyanın yerli halklarından olan Avarlardandır.Köyde sürekli ikamet edenlerin tamamı Avar kökenlidir. Değişik amaçla köye gelenlerin geçici meskenlerde yaşadıkları ve işlerinin bitiminde köyden ayrıldıkları görülür.Köyde hala anadil olan Avarca konuşulmakta olup, yeni nesilde azalan oranda anadillerini kullanma eğilimi görülmektedir.Bu şekilde devam etmesi halinde yakın tarihte Avarca’nın unutulması kaçınılmaz görülmektedir. İLK KÖYÜ KURANLAR Köyü ilk kuranlar 16 kişi idiler.bunların bilinen önde gelenleri ise1859 yılında başlayan göçle birlikte Göksun ovasına gelen Abdulkerim, Davut, Ali, Hacımehmet, Ramazan, İsmail, Mehmet ve Şamsu aileleridir.Bir kaç ailede 93 harbinden sonra gelmişlerdir.  
ORTATEPE KÖYÜ EKONOMİK DURUMU  
  1980 yılına kadar tarım ve hayvancılıkta önemli bir yere sahip olan Ortatepe Köyü ,son zamanlarda gençlerin eğitim ve kendi işlerini kurmak amacıyla köyden ayrılmaları ve bir daha geri dönmemeleri nedeniyle köyde tarım hayvancılık eski cazibesini kaybetmiştir.Ancak köyde yerleşik olarak hayatlarını sürdürenler küçük çaplı olsa da tarla bitkileri ve hayvancılık üzerine çalışmalarını sürdürmektedirler.Köyün ekonomik olarak gelişmesi için alışılagelmiş tarla bitkileri ekimi yerine meyvacılık ve sebzeciliğe yönelmesi ve klasik hayvancılık yerine modern besi ve mandracılığa meyil etmesi arzu edilmekte bu alanda çalışmalar sürdürülmektedir.Bunun yanı sıra tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi yatırımlarının yapılması için araştırma ve fizibilite çalışamları yapılmaktadır.  
ORTATEPE KÖYÜNDE ALT YAPI  
  Köyde 1980 yılından itibaren elektrik verilmiş bulunmaktadır. Her iki mahalleye 1965 ve 1970 yıllarında ikişer çeşme yapılmış daha sonra bu çeşmelere gelen suyun yetersiz ve sağlıksız olması nedeniyle 1990 yılında tekrar yeni bir su şebekesi yapılmış olup, her evde son derece sağlıklı ve kaliteli içme suyu bulunmaktadır. 1998 yılında ise her eve sabit telefon hizmeti ve 2006 yılından itibaren hızlı internet hizmeti verilmiştir. Ayrıca köyümüzde 1999 yılından itibaren Telsim, 2000 yılından itibaren Avea ve kısmen olsa da 2001 yılından itibaren Turkcell kapsama alanına girmiş bulunmaktadır.Köyü ilçeye bağlayan yol ise 2002 yılında asfaltlanmış bulunmaktadır.
Gerek ilçeye yakın olması ,gerekse uygun coğrafik ve iklim şarlarının yanı sıra bütün kamu hizmetlerinin eksiksiz olarak verilmiş olması nedeniyle Ortatepe Köyü yaşanmaya değer bir safiye yeri olup ,gün geçtikçe emeklilerimizin ilgi odağı haline gelmektedir.Her yıl düzenlenen Geleneksel Bahar Bayramı, köyün birlik beraberliği ile gelişimine katkı sağladığı görülmektedir.
 
Bu dilden firar eden her söz Yaydan çıkmış ok gibi Kelimeler bazen bir hazine Bazen dermansız bir dert tipi Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol